Hayır, koruma tesisatı yıldırımı toprağa iletir.
Hayır, galvanizli yapı çeliği kullanılır. Galvanizle kaplanan çelik paslanmaz.
Evet, depreme karşı alınacak en büyük önlem binanın yükünü hafifletmektir. Betonarme binalara oranla 5 ila 10 kat daha hafiftir. Çelik, yapıya gelen deprem enerjisini büyük ölçüde yutarak canınızı ve malınızı korur.
Evet, fabrikasyon taşıyıcı elemanlar düşük fiyata yüksek kalite sağlayarak inşaat süresini azaltır, işçilik maliyetlerini düşürür, uzun ömürlüdür.
Hayır, böceklenmez, zamanla sehim vermez, çalışmaz, yanmaz. Galvanizli olduğu için de paslanmaz.
Su basman betonu döküldükten sonra evinizin büyüklüğüne göre 1-4 hafta içinde biter.
Paslanmaz çelik, 1900’lü yılların başında Birinci Dünya Savaşı’ndan önce Avrupalı çelik üreticilerinin bireysel ve müşterek çalışmaları sonucu icad edilmiş ve 1912 yılında patent altına alınmıştır. Günümüze kadar çok çeşitli aşamalardan geçerek geniş bir sahada kullanımı sağlanmış, endüstriye ve günlük yaşama büyük kolaylık ve ekonomik katkı sağlamıştır. Özellikle hijyen gerektiren ürün ve tesislerin yapımında kullanılmaktadır. Bugün önemli bir yaşam kültürü konumuna giren paslanmaz çeliğin gittikçe artan kullanımı, kalite ve ekonomik değerlerin göstergesidir.
Paslanmaz çelik en az %10.5 nispetinde Krom içermelidir. Bu element havadaki serbest oksijen ile birleşerek yüzeyde görünmeyen bir tabaka oluşturur ki bu korozyonu önlemektedir. Yüksek miktarlardaki kromun yanına nikel, molibden gibi alaşımların katılımı ile bu paslanmaz malzemelerin yüzeyinin direncini daha da arttırmaktadır.
304, %18 oranında krom, %8 nikel içermekle beraber 316 ise %16 krom, %10 nikel ve %2 civarında molibden içermektedir. Molibden ilavesi klroridlere karşı korozyon direncini arttırmakta yardımcı olmaktadır.
Paslanmaz çelik mıknatıs “tutabilir”. Özellikle 400 serisi çelikler nikel içerikleri olmadığından hassas manyetik özellik gösterirler(feritik karakter). Buna karşın 300 serileri ise soğuk işleme, yüzey işleme(kumlama) gibi fiziksel değişim ve gerilimlere maruz kaldıklarında mıknatıslanma özelliği gösterebilirler.
Paslanmaz kalite biriminin hemen yanında görülen L harfi örneğin 304L, karbon içeriğinin maksimum %0,03 olduğunu (normal seviyeler ise %0,08 maksimum ve hatta bazı kalite gruplarında %0,15 maksimum olabilir) ifade etmektedir. Bu özellikle bilhassa kaynak bölgesindeki oluşan yüksek sıcaklığın malzeme üzerinde karbür oluşumunu engellemesi ve bu sayede %10,5 krom oranının koruyucu tabakada kalmasını esnek bir fiziksel karakter göstererek temin eder.
Soğuk çekilerek işlenmiş, ısıl işlem görmüş, pasivize edilmiş, mat yüzeylerdir. En çok kullanıma sahip yüzeylerin ifade biçimidir. Gri mat ve hafif yansımalı bir görünümü bulunmaktadır.
AISI (Amerikan Demir ve çelik Enstitüsü) bilhassa 300 ve 400 serilerinin tanımlanmalarında kullanılmaktadır. Örneğin AISI 304. Bu kurum ayrıca her ayrı kalite grubunu oluşturan paslanmaz malzemelerin kimyasal kompanizasyonları ve mekanik değerleri içinde bir el kitabı hazırlamıştır. Bu açıklamalar özellikler değil sadece tanımlamalardır. Özellikler ise ASTM (Mazleme testleri için Amerikan Konsorsiyumu) tarafından bir kitap halinde yayımlanmıştır.
Evet, aslında standart kalitedeki paslanmaz çelik esnek bir yapıya sahiptir. İşleme sırasında düzgün formda hassas özellikli ürünleri vermesi zordur, ancak bu sorunu gidermek adına pekçok üretici bu esnek özelliği ortadan kaldıran aynı değerlşere sahip örneğin 303 serisini geliştirmişlerdir.
Paslanmaz çelik sektöründe 201, 202, 301, 303, 304, 309, 310, 316 ve 920L ülkemizde kullanılan tüketimi olan paslanmaz malzemesidir.
Paslanmaz çelikte en kalitelisi diye bi kavram yoktur. Kullanım alanlarına göre uygunluk vardır bu sebepden dolayı en kalitelisi sizin ihtiyacınız olan kalite gruplarıdır. Örneğin; Deniz suyu ve asit bulunan alanda 316 Kalite daha uygundur.
Paslanmaz çelik özel bir metal alaşımıdır. Üretimin ilk aşamasında yüksek fırınlarda sıvı paslanmaz çelik olarak eritilir, yassı levha veya rulo ürün isteniyorsa platina (kalın levha), uzun çubuk veya profil isteniyorsa kokil (kütük) şeklinde kalıplara dökülür. Soğuduktan sonra nihai ürünün durumuna göre diğer üretim aşamalarına geçilir. Yassı ürünler için, platina önce fırınlarda 1000-1100 derecede yeniden ısıtılır ve sıcak hadde silindirle-rinden geçirilerek soğuk hadde öncesi istenilen kalınlığa getirilir. Üzerindeki tufal asit ile temizlenir, gerekirse taşlanır. Bu rulolar kalitelerine göre ve istenilen mekanik ve fiziksel değerlerin elde edilmesi, kristal yapılarının oluşması için çeşitli teknolojik sistem-lerle tavlanır, krom nikel alaşımlı olanları soğuk su ile aniden soğutularak kristal yapılarının austenit kristallerine dönüşmesi sağlanır. Takriben 20 ila 24 ton arasında olan bu rulolar bilahare aşağıdaki açıklamalarda verilen bilgiler ışığında soğuk hadde-lemeye gönderilir.
Paslanmaz çeliğin icadını takiben, ekonomik üretim için yoğun araştırmalar gerekmiştir. En önemlisi normal kalite demir veya çelikten takriben 3 ila 5 misli daha sert ve mukavim olan paslanmaz çeliğin rulo veya levha haline getirilmesinin sıcak haddeleme ile yapılması, yeterli inceliğin sağlanmasına yeterli olmadığından, soğuk hadde ile inceltilmesinin gerekliliğini ortaya koymuştur. Bunun için çeşitli zaman dilimlerinde ve deneyler sonucu, ikili ve üçlü haddeleme yapan makina grupları ile başlangıçta iyi sonuçlar alınmış, ekonomik olması için ise üretimin hızlandırılması gereği ortaya çıkmıştır. Bu konuda teknik bilgi ve becerisi üst düzeyde olan Mr. Sendzimir isimli makina mühendisi, bilahare kendi adını verdiği, iki adet krom hadde silindirlerine baskı ile büyük güç katan silindirler silsilesini dizayn etmiş, böylece 500 ila 700 Newton / mm mukavemete sahip paslanmaz çeliğin haddelenerek inceltilmesini ve prosedürün ilk aşamada takriben 200 ila 400 metre / dakika kapasite ile çalışmasını sağlamıştır. Bu tür soğuk hadde silindirlerine sahip ‘’Sendzimir’’ bugün Dünya’daki tüm paslanmaz çelik üreticilerinin sahip oldukları en değerli makina gruplarını teşkil etmektedir. Bugün soğuk hadde kapasiteleri dakikada takriben 1000 metreye çıkmıştır. Sıcak hadde bölümünden gelen temiz ve nitelikli yarı mamul paslanmaz çelik rulolar nihai kalınlık elde edilinceye kadar ortalama 11 ila 14 defa soğuk haddelenir. Her haddeleme, malzeme kalınlığının en fazla % 15’i kadar incelmesini sağlar. Bu nedenle yarı mamulün kalınlığı ile nihai kalınlık arasındaki ilişkinin ne denli önemli olduğu açıktır. Nihai kalınlık elde edilinceye kadar her aşamada malzemenin mekanik ve fiziksel özellikleri kontrol altında tutulur.
Son aşamada malzemenin istenilen yüzey normlarına göre parlak tavlama fırınından ve bilahare ütüleme haddesinden geçirilir. Soğuk haddeleme işlemi tamamen bittiğinde malzemenin sipariş edilen son ölçülerde olması için kenarları düzgünce kesilir ve gerekirse dilme ve boy kesme yapılır, arasına koruyucu kağıt konulur, levha veya rulo şeklinde istenilen ağırlıklarda ambalajlanır. Bu üretim safhaları genelde yassı ürünlerde olduğu gibi, uzun ürünlerde de aynıdır, ancak daha başka makina parkurlarında işlenerek nihai ürün elde edilir (tel, çubuk, profil v.s.).
Sitemizde ve sizleri yönlendirdiğimiz sitelerde ( www.euro-inox.org ve www.worldstainless.org ) malzemeler hakkında, yüzey şekilleri, mimaride ve inşaatta uygulanmaları konusunda çok geniş olarak bilgi verilmektedir. Otomotiv sanayiinde, ev, mutfak araç ve gereçlerinde, kimya sanayiinde, petrol ve doğalgaz boru hatlarında ve diğer hijyen isteyen gıda ve içecek endüstrisinde, çevre ve insan sağlığının korunmasının ön planda olduğu tüm alanlarda, görsellikle dayanıklılığın birleştikleri yerlerde niçin ve neden kullanılmaları gerektiği hakkında da bilgi verilmektedir. İstediğiniz takdirde bu sitelerde verilen teknik bilgi ve broşürlerin Türkçe yanında diğer dillerde olan versiyonlarını da indirebilirsiniz.
Paslanmaz çelikler, kullanılacakları ortamlara dayanıklılık taleplerinin daha başka ucuz metal veya maddelerle karşılanamayacağı hallerde, elzem olan ve güvenle kullanılan bir materyaldir. Ayrıca hava, su, sıvı ve diğer kimyasallar, gıda ve içecek endüstrisinin hijyenik gereklerini yerine getirebilecek nitelik ve niceliklere sahip özellikleri taşımaktadırlar. Paslanmaz çeliğin temel özellikleri: • Korozyona dayanıklılık, • Estetik çekicilik, • Isıya dayanıklılık, • Düşük yaşam döngüsü maliyeti (Life Cycle Cost / LCC) • Tamamen geri dönüşümlü • Biyolojik olarak nötr • Üretim ve temizlik kolaylığı • Ağırlık / dayanıklılık oranı
1912 yılında V2A (bugünkü Cr 18 Ni 8) ve V4A (bugünkü Cr 20 Ni 10 Mo 2) olarak iki kalite şeklinde patent altına alınması ile başlayan serüveni, bugün 120’den fazla kalite çeşitleri ile çok geniş bir kullanım alanına erişmiştir. Genelde ferritik, austenitik (östenitik), martensitik ve duplex olarak gruplandırılmaktadır. Her gruptaki kalitelerin iç yapı özellikleri ve kristal yapıları farklı olup, dayanıklılık özellikleri ayrı sahalara göredir. Kaliteler, kullanılacakları sahalarda istenilen dayanıklılık özelliklerine göre seçilmelidirler. Bu konuda derneğimiz her türlü soruların cevabını verebilecek teknik bilgi birikimini istifadenize sunmaktadır.